Beni etkileyen 2 cümle vardı:
1. Daha iyi olmaya çalışmayanlar; iyi olarak da kalmazlar.
2.si ise Yaşadığımız dünyada nerede olursa olsun bir bebek yürümeyi sökebilmesi için ortalama 200 defa düşer.
Kızım Meryem'de bir çok kez düştü. Şimdi deli gibi koşuyor.
Aslında bu 2 özdeyişin özünde VAZGEÇMEMEK var.
Size daha Vazgeçmemek üzerine yüzlerce belki de binlerce cümle daha bulabilirim; ama bu iki özdeyiş beni çok etkiledi. Hayatımın en zor anlarında belki bu cümlelere sığınarak yürümeye devam edebildim.
Şimdi yaşadığım onca şeyi düşünerek şunu açıklıkla söyleyebilirim ki "En son ne zaman 200 kere başarısız olmaya dayana bildim?, Ya da en son daha iyi olmak için ne kadar mesai harcadım?"
Bilmiyorum.
Olayın başına dönelim.
Hepimizin etrafında Negatif enerjiyle yüklü iyonlar var. Evet gerçekten var. Bu iyonlardan bazıları yürüyebiliyor, konuşabiliyor. Diyelim ki İngilizce öğrenmek istiyorsunuz? Hemen arkadaşlarınızın sorularını size söylüyorum:
-Olm saat kaçta işten çıkıyorsun, ne ara gidip ne anlayacaksın?
-La sen evli adamsın, git evine.. Çalışamazsın bile. Parana yazık.
Kursa ya da başka bir yerde eğitim aldığınızı varsayalım telefona şöyle mesajlar düşer:
-Ne zaman geleceksin?
-Her gün ders mi çalışacaksın?
-Muhabbetine de doyum olmuyor?
Hiç kimse size o sabrı ve saygıyı göstermez.
Artık özgürlüğünüz kısıtlanmıştır.
Peki Meryem'e geri dönelim.
Meryem yürümek için her çabaladığında biz daha çok motive ettik, "Başarabilirsin!" dedik. 1 adım bile atıp tökezlese hemen elimizi uzatıp onu ayağa kaldırdık. Meryem her defasında daha güçlü ve daha istekli bir şekilde düştüğü yerden ayağa kalktı ve bir kez daha denedi.
Bir kez daha denedi.
Bir kez daha...
Şimdi etrafınıza baktığınızda kaç kişi sizi bu konuda destekledi? Kaç defa tahammül edebildi sizin başarısızlıklarınıza? Peki tahammül etselerdi, sizi her düştüğünüzde "Başarabilirsin!" deyip yeniden adım atmaya teşvik etselerdi sonuç hep hüsran mı olacaktı? Bilmiyorum. Biz Meryem'i desteklerken, "Yapabilirsin" derken, her küçük adımın sonunda düştüğünde bile onu sevgiyle kaldırırken acaba biz "Yürümeyi" başardık diye mi bu kadar destekledik?
Biz bazı değerlerimizi unuttuk? Ya da bakmaya üşeniyoruz..
Intagram'dan kas yapmış hikayeleri okumak bizi daha çok mutlu ediyor galiba.
Yaşayamadığımız o başarıyı bir başkasının da yaşamaması için elimizdeki bütün öldürücü cümleleri söyledik, söylemeye devam ediyoruz.
Vazgeçme! vurgusu yine bir kitabın adı ya da bold'lanmış bir mürekkebin çaresiz kalınlığında kalacak.
200 kere denemeye cesaret ettin mi diye soran editör olmayacak.
Amaç, Başarı, Genel, General, Kişisel Gelişim, Vazgeçmek, Vazgeçmemek,
Kalemine sağlık güzel dersler.
YanıtlaSil